Ekonomi ve teknoloji haberleri

Ekonomi ve teknoloji haberleri
02 Haziran 2020 Salı 07:44

Türkiye’nin ilk sanal fuarı Shoedex başladı

Ticaret Bakanlığı'nın koordinasyonu ve desteğiyle Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği öncülüğünde İZFAŞ’ın işbirliği ve TİM’in desteğiyle Türkiye’nin ve dünyanın ayakkabı ve saraciye sektörlerine yönelik ilk sanal fuarı Shoedex2020 başladı.

Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği öncülüğünde ayakkabı ve saraciye sektörlerine yönelik Türkiye’nin ve dünyanın ilk sanal fuarı olma özelliğini taşıyan Shodex2020 Ayakkabı ve Saraciye Fuarı 1-3 Haziran arasında www.shoedex.events internet adresli fuar platformunda gerçekleştiriliyor.

Yerli ve milli yazılım altyapısıyla gerçekleştirilen Türkiye’nin ilk dijital fuarı Shoedex2020 firmaların yurt dışı alıcılara ürünlerini sergileyebilmesi imkanı sağlarken, online B2B görüşmeler ile yeni iş ilişkilerinin tesisini de mümkün kılacak. 31 katılımcı firma ile 50 ülkeden 250’yi aşkın alıcı ve 1000’den fazla iş görüşmesi de hedefleniyor.

Online gerçekleştirilen fuarın açılışına Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay İstanbul-Ankara karayolundan, TİM Başkanı İsmail Gülle İstanbul’dan, Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ve Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar’da İzmir’den katıldı.

10 bin fuar ertelendi veya iptal edildi: Kayıp 138 milyar Euro

Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, Covid-19’un 6,3 milyon insanı etkilediğini söyleyerek,“Bu dönemde dijital platformların, elektronik ticaretin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha görmüş olduk. Ticaret Bakanımız Sayın Ruhsar Pekcan’ın her zaman üzerinde durduğu konulardan biriydi. Geçen hafta içerisinde Cumhurbaşkanı kararnamesiyle yeni destek paketini açıkladık. Bu sene dünyada 10 bin fuar iptal edilmiş ya da ertelenmiş durumda. 138 milyar euro kayıptan bahsediliyor. Bugünkü fuar bu açıdan önemli.Sanal ortamda ürünlerimizi gerçek ortamdaymış gibi gösterme imkanına kavuşacağız.” dedi.

“Yenilikçi fikirlere sahip ihracatçılarımızla biz tarih yazarız”

Shoedex Fuarı’nda üç gün süreyle B2B görüşmelerin yapılacağına değinen Turagay, “Ülkemizin ne kadar önde olduğunu göstereceğiz. Bizim için büyük bir avantaj.” diyerek şöyle devam etti:

“Küresel tedarik zincirinde değişme söz konusu. Ülkeler tek pazara bağımlılığın sıkıntılarını gördüler ve bu çeşitlendirmede bu küresel tedarik zincirine katılmada bizim firmalarımıza çok büyük fırsatlar doğuyor, iyi bir şekilde değerlendirmeliyiz. Rekorlar kırıyorduk geçen seneyi 180 milyar dolarla kapattık. İlk iki ayda yüzde 4’ün üzerinde büyüme vardı. Mart ayında yavaşlama söz konusuydu. Nisan-Mayıs zor aylardı.Ekonomik güven endeksinde Mayıs ayı itibariyle toparlanmayı görüyoruz. İlk çeyreğin büyüme oranı yüzde 4,5’du. Kovid-19 olmadığı dönemde Türkiye şahlanmaya başlamıştı. Avrupa ülkeleri dahil OECD ülkeleri içerisinde en yüksek birinci çeyrek büyüme hızını gerçekleştiren ülkelerin içinde biz yer alıyoruz.Avrupa’da toparlanmayı görüyoruz. İhracatçılarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Türkiye’nin daha yukarılara gidebilmesi yerli sanayiyi geliştirmesi gerekiyor. Yenilikçi fikirlerle sanal fuarları bizim önümüze taşıyan ihracatçılarımızla biz tarih yazarız.”

Gülle: Ticareti dijital platformlar sayesinde, bugün yepyeni bir modele taşıyoruz

TİM Başkanı İsmail Gülle, pandemi nedeniyle küresel ticaretin büyük bir yara aldığını, salgın sonrası dönemde ise güvenilir tedarik kabiliyetine sahip ülkelerin bir adım önde olacağını belirterek “ Özellikle salgın sonrası dönemde küresel tedarik zincirinde bir dönüşüm kaçınılmaz oldu. Bu bağlamda ‘Güvenilir Liman Tedarikçi Türkiye’ konumumuzu perçinlemek için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İçerisinde bulunduğumuz bu dönemde küresel değişim ve dönüşüm sürecinde yeniliklere açık olmak oldukça önemli. 20. yüzyılın sonlarına kadar konvansiyonel metotlarla ilerlemiş olan uluslararası ticareti, dijital platformlar sayesinde, bugün yepyeni bir modele, iş yapma anlayışına taşıyoruz. TİM olarak, ihracatçılarımızın ‘yeni normale’ adaptasyonları noktasında yapılacak olan tüm ‘Yeni Nesil Ticaret Diplomasisi’ faaliyetlerini destekliyoruz” dedi.

Fuar açığımızı yüksek ve yerli teknolojiyle kapatacağız

Türkiye’nin 20 yılda 30 milyar dolardan 180 milyar dolara sıçrayan ihracatına rağmen fuar merkezi kapasitesinin sınırlı kaldığına dikkat çeken Gülle, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yeni normalde, bu açığımızı yüksek teknolojiyle kapatmaya çalışacağız. TİM olarak bizler de temaslarımızda yüksek teknolojiyi kullanıyoruz. Sanal fuarlarımızı tamamen yerli yazılım ile gerçekleştiriyoruz. Sanal fuarcılığa da imkan sağlayan teknolojiyle donatılmış yeni nesil fuar merkezlerini Türkiye ekonomisine kazandırmamız gerekiyor. Tüm katılımcı firmalarımızı, yenilikçi yaklaşımları ve cesur adımları sebebiyle tebrik etmek istiyorum. Ayakkabı ihracatında ilk vakanın görüldüğü 10 Mart’tan bu yana yüzde 83, Deri eşya ve Saraciye ihracatında ise yüzde 58’lik bir daralma yaşandı. İhracatçıların azmi ve kararlılığı, ihracat hedeflerimize giden yolu aydınlatıyor. İhraç pazarlarımızda başlayan normalleşme adımları ile beraber, sektörlerimizin hızlı bir rehabilitasyon süreciyle bizleri alıştırdıkları rekorlara yeniden kavuşturacağına hiç şüphe yok.”

Eskinazi: İhracat tarihinde tarihi bir gün

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi ise konuşmasında “Türk ihracatı için tarihi bir olaya şahitlik ediyoruz. Ege Deri ve Deri İhracatçıları Birliğimize üye 31 Ayakkabı ve Saraciye ihracatçımız bugün dünyanın dört bir tarafından 250 ithalatçının ziyaret edeceği fuarda en yeni koleksiyonlarını sunacak.Shoedex2020 Fuarı, Nisan ve Mayıs aylarında ihracatında büyük düşüşler olan Ayakkabı ve Saraciye sektörlerimize can suyu olacak. Bu ürünlerimizin ihracatında toparlanmayı sağlayacak. Önümüzdeki dönemde Tarım ve Gıda ihracatımızın artması için Gıda sektörümüze yönelik dijital fuar hazırlıklarımıza başladığımızı buradan duyurmak istiyorum. Haziran ayı sonunda ya da Temmuz başında Gıda sektörüne yönelik dijital fuarımızı gerçekleştireceğiz. Ege İhracatçı Birlikleri olarak 2020 yılını Sürdürülebilirlik Yılı ilan etmiştik. Covid-19 sürecinde ihracatta sürdürülebilirliği sanal fuarlar ve sanal ticaret heyeti organizasyonları ile sağlayacağımıza inanıyoruz” dedi.

Katma değeri artıracak yatırımlara hazırız

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar da “Sanal fuarlarda ürünlerin en etkin ve anlaşılır bir biçimde sunulmasını sağlayarak katma değeri arttıracak bu yatırımları biz firmalar olarak yapmaya hazırız. Sektörler olarak bundan sonra mesafeleri ortadan kaldıracak her türlü gelişimi takip etmeliyiz.Dünya üzerinde yer alan Global Toptan satış sitelerine ve e-ihracat platformlarına gerekli yatırımları yaparak oradaki mevcudiyetimizi devamlılaştırmalıyız. Bizim kazandığımız tecrübeler bundan sonra ülkemiz için hizmet edecektir. TİM Başkanımız Sayın İsmail Gülle’nin oluşturduğu ve benim başkanlık ettiğim TİM sanal fuarlar komitesi ülkemizde gerçekleşecek sanal fuarlara ışık tutacak, bu zorlu süreçte firmalarımızın ihracatını devam ettirmelerinde etken olacaktır” şeklinde konuştu.

KAŞIBEYAZ LEZZET GRUBU, KEBAP TUTKUNLARINI BEKLİYOR

Yeme içme sektörünün en büyük oyuncularından Kaşıbeyaz, 7 şubesi, Satır Arası ve Baklava Shop’larıyla 1 Haziran itibariyle kaldığı yerden hizmet vermeye devam ediyor.

İstanbul’da kebabın marka ismi haline gelen ve yıllar içerisinde sektörünün öncü markalarından biri olan Kaşıbeyaz Lezzet Grubu, pandemi sürecinde şubelerini kapatarak sadece paket servis olarak hizmet vermişti. Bu dönemde de yatırımlarına hız kesmeden devam eden Kaşıbeyaz Lezzet Grubu, Satır Arası ve Baklava Shop markalarıyla devam etmişti. Yeni normalleşme gereğince yeme içme sektörünün yeniden kapılarını açtığı 1 Haziran itibariyle, Kaşıbeyaz Lezzet Grubu da 7 şubesi, Satır Arası ve Baklava Shop’larıyla misafirlerine hizmet vermeye devam ediyor. Üst düzey hijyen önlemlerinin alındığı Kaşıbeyazlarda tüm şube girişlerinde misafirler dezenfektanlarla temizleniyor. Aynı zamanda kurallara göre masa düzeni yeniden yapılanırken, masalardaki özel düzenek sayesinde sosyal mesafe de sağlanmış oluyor. Güneydoğu Anadolu Mutfağının en özel lezzetlerini sunan Kaşıbeyaz Lezzet Grubu’nda, otopark, çocuk oyun alanı, internet gibi birçok hizmet de ücretsiz sunuluyor. Kaşıbeyaz Lezzet Grubu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Kaşıbeyaz, yeni normalleşme hakkında: “Masalarda ayraçlar bulunarak misafirlerimizin güvenliğini sağlayarak, restoran girişinde dezenfektanlarla herkesi tek tek dezenfekte ediyoruz. Son birkaç yıldır açık mutfak, müşterilerin önünde pişirme trendi ve yine en doğal, en organik, memleketinden gelen ürünlerin sofralarda yerini alması konusu gündemdeydi. Yeni normalleşmede artık bu konular daha da önem kazanacak. Merdivenaltı müesseseler kapanıp gerçek markalar her zaman bir adım önde olacaktır. Aslında olması gereken gerçeklere geri dönülmüş oluyor. Her önüne gelenin artık gıda sektörüne adım atması, fast food dükkanı açması devrinin sonu geldi diyebiliriz. Gıda güvenliği Kaşıbeyaz’ın her zaman hassasiyetle durduğu konulardan biri olmuştur. Mutfaklarımız tüm misafirlerimize açıktır.” dedi. Yeni yatırımları Satır Arası’yla da ilgili açıklama yapan Kaşıbeyaz: “Satır Arası’nın menüsünde köfte, çocukluğumuzun o özlediğimiz sokak lahmacunu, dürüm, içli köfte, beyran, kelle paça, ekşili ufak köfte ve yuvalama var. Hiçbir şekilde donmuş ürün kullanmıyoruz. Her şey Kaşıbeyaz markasına yarışır şekilde memleketinden özel olarak getirtiliyor. Satır Arası ile yıl içerisinde franchise yoluyla 20 şube açmayı planlıyoruz. Satır Arası’nda 120-300 metrekare arasında yer düşünüyoruz. İstenirse baklava ile de birleştirilebilir. Franchise bedeli 300 bin TL, yatırım bedeli de metrekarenin büyüklüğüne göre 500-800 bin TL arasında. Franchise’ların kendisini amorte etme süresi de 24-36 ay arasında değişiyor. İstanbul’un çeşitli yerlerinden 8 tane başvurumuz var. Kadıköy’den sonra ikinci şubemizi İkitelli Başakşehir tarafında açmaya hazırlanıyoruz.” ifade etti.

Ford’dan otomobilinizi hijyenik tutmanın ipuçları

 Covid-19 pandemisi hepimizin hayatını ve yaşam düzenini etkilerken, aynı zamanda temas ettiğimiz noktaları daha temiz ve hijyenik hale getirme yolları konusunda da farkındalığımızı artırdı. Pandemi sürecinde otomobilinizi hijyenik ve temiz tutmanın her zamankinden daha önemli olduğunu vurgulayan Ford İngiltere baş tıbbi sorumlusu Dr. Jenny Dodman, sürücüler ile otomobillerini temiz tutmanın ipuçlarını paylaştı.

 Covid-19 pandemisi ile birlikte gündelik hayatımızda hijyen ve temizliğin ne kadar önemli olduğu sağlık otoritelerince de bir kez daha ortaya konuldu. Günlük yaşantımızda kişisel hijyenin yanı sıra temas ettiğimiz, kullandığımız gıda, eşya, teknolojik aletler ve otomobil gibi birçok nesnenin temiz olması da virüslerden kaçınmak için büyük önem taşıyor.

Bunun için öncelikle, mikropların pek çok formda var olduğunu ve çevremizde her zaman çeşitli mikro organizmaların yaşadığını bilincinde olmamız gerekiyor. Buna rağmen, bu organizmaların küçük bir kısmının bizim için zararlı olma potansiyeli taşıdığını da bilmemiz önemli. Bu yüzden temizlik yaparken koronavirüs gibi insan sağlığına zararlı diğer tüm bakteri ve virüsleri ortadan kaldırmaya dikkat etmeliyiz. 

COVID-19 ile enfekte olan birinin öksürdüğünde veya hapşırdığında, virüsü içeren damlacıklar ürettiğini ve bu damlacıkların o kişinin etrafındaki bir yüzeye ulaşabildiğini belirten Ford İngiltere baş tıbbi sorumlusu Dr. Jenny Dodman, şunları söylüyor; “Virüsü içeren damlacıklar, Covid-19 ile enfekte olan kişi tarafından yüzeylere kolayca ulaştırılabiliyor. Başka birisi elleriyle bu yüzeye ve sonra yüzüne dokunduğunda, virüs gözler, ağız veya burun yoluyla vücuda girebiliyor. Ellerimizi yıkamak işte bu nedenle çok önemlidir. Ellerimizi temizlemenin en önemli yolu, sabun ve sıcak su kullanmak, sabun yoksa en az yüzde 70 alkol içeren bir el dezenfektanı kullanmaktan geçiyor.”

“Virüsün yüzeylerde ne kadar yaşadığı henüz kesin olarak bilinmiyor”

COVID-19 ile kontamine olmuş bir yüzeyden kaynaklanan bulaşma riskinin zaman içinde azaldığını aktaran Dodman, virüsün herhangi bir yüzeyde ne kadar yaşayabileceğinin henüz kesin olarak bilinmemekle birlikte, virüsün ömrünün bulunduğu yüzeye ve koşullara bağlı olarak değişebileceğini söylüyor.

Ayrıca aynı aileden gelen virüslerle ilgili yapılan araştırmalar, virüsün yüzeylerden bulaşma riskinin 72 saat sonra önemli ölçüde azaldığını ortaya koyuyor.

“Aracınızın içini temizlerken asla çamaşır suyu kullanmayın”

Otomobillerin iç temizliği ile ilgili bilgiler veren hangi ürünlerin kullanılmasını gerektiğini de belirten Dodman, “Otomobillerin içini temizlerken asla çamaşır suyu veya hidrojen peroksit içeren ürünler kullanmamalısınız. Ayrıca, parlama ve parmak izi önleyici gibi bazı özel kaplamalara zarar verebilecek amonyak bazlı ürünlerden kaçınılmalıdır. Üreticiler, her araç için hangi ürünlerin güvenle kullanılabileceği konusunda size gerekli bilgileri sunarlar. İngiltere Halk Sağlığı Kurumu ise bu konuyla ilgili normal ev dezenfektanlarının COVID-19'a karşı yeterince etkili olduğunu belirtmiş ve tavsiye etmektedir” diyor.

Otomobilinizin hangi alanları daha riskli ve dikkat edilmeli?

Temizlik sırasında direksiyon simidi, tutacaklar, vites kolu, düğmeler veya dokunmatik ekran, silecek ve sinyal kulakçıkları, kol dayanakları, torpido tutacağı, kolçaklar ve koltuk ayarlayıcıları gibi sık dokunan alanlara özellikle dikkat edilmesi gerekiyor. Emniyet kemerleri ve kemer tutamaçları her sürücünün temizlik kontrol listesinde de en üst sıralarda olmalıdır. Taktığınız emniyet kemeri muhtemel öksürük ve hapşırmalardan gelen mikropları taşıyor olabilir.

“Otomobilinizi birlikte yaşamadığınız kimseyle paylaşmayın”

Otomobillerin dış kısmı için sosyal mesafe kuralı ve hijyen önlemlerini en sıkı şekilde uygulayan yıkama yöntemlerinin tercih edilmesi gerektiğini de ekleyen Dodman, “Eldiveni bir koruma şekli olarak görebilirsiniz. Ancak, bununla birlikte kirlenmiş bir yüzeye dokunursanız eldivenlerinizin hala kirlenebileceğini ve daha sonra eldivenli el ile yüzünüze dokunduğunuzda virüsün bulaşabileceğini lütfen unutmayın. Otomobilinizi birlikte yaşamadığınız kimseyle paylaşmamalısınız, çünkü bu uzmanların önerdiği sosyal mesafe kurallarının dışına çıkmak olur” diyor.

“Aracınızı sık sık temizleyin ve araçta el dezenfektanı bulundurun”

Araç yüzeyinin Covid-19 ile kontamine olması ve bulaşma sürecinin kişiye göre fark göstermesi de göz önünde bulundurulursa otomobilinizi sık sık temizlemek dışında, belirli bir araç temizleme sıklığı bulunmuyor. Arabada mutlaka bir el dezenfektanı ve torpido gözünde kolonya bulundurulması öneriliyor.

Ancak, Covid-19 ile enfekte olma ve bulaşma riskini en aza indirmenin yolu sosyal mesafeyi her zaman korumaktan, ellerinizi sık sık 20 saniyeden az olmamakla birlikte yıkayarak, sağlık otoritelerini önerdiği tüm tedbirlere uymaktan geçiyor.

TOYOTA’NIN YENİ HILUX MODELİNİ FERNANDO ALONSO TEST ETTİ

Toyota Hilux’ın üretim öncesi yeni nesil prototipi, ilk olarak motorsporlarının efsane ismi Fernando Alonso tarafından test edildi. Fernando Alonso ve Marc Coma, geçtiğimiz yıl İspanya’da 2020 Dakar Ralli’sine hazırlanırken rally raid özelliklerine sahip TOYOTA GAZOO Racing Hilux’ın yanı sıra Yeni Hilux’ın da üstün özelliklerini görme fırsatını buldular. Alonso ve Coma ikilisi, dünyanın en zorlu motorsporları organizasyonlarından biri olarak gösterilen Dakar Rallisi’ndeki ilk denemelerinde bitiş çizgisine Hilux ile ulaşmayı başarmıştı.

Dünyanın en çok tercih edilen pick-up modeli Hilux’un yeni jenerasyonu, yeni ve güçlü 2.8 litre motoru ve yeni süspansiyon geometrisi ile kalite, dayanıklılık ve güvenilirlik konusundaki haklı ününü daha ileriye taşıyor. Yeni Hilux’ı ralli araçları için özel olarak tasarlanan etaplar ve zorlu yollarda test eden Fernando Alonso, Hilux’ın bir efsane olduğunu ve bu aracın her zaman vazgeçilmez favorisi olduğunu ifade ederek, “Yeni Hilux TOYOTA GAZOO Racing’in daha iyi otomobiller üretme felsefesiyle hayat buldu. Böylesine zorlu şartlarda, ralli etaplarında yeni bir aracı test etmek ve limitlerine kadar zorlamak çok güzeldi. Yeni 2.8 litre motor gerçekten iyi tepkiler veriyor ve yeni süspansiyon harika hissettiriyor. Hilux’ı limitlerine kadar zorlasanız da konfordan ödün vermiyor. Yeni Hilux’ın yenilmez olduğunu düşünüyorum” dedi.(Haber: Davut Güleç)


İlgili Galeriler
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.