Barolardan ortak tepki ve kınama

Barolardan ortak tepki ve kınama
04 Ağustos 2020 Salı 11:56

'Hukuk Fakültesi mezunu olmakla, hukuktan para kazanmakla ya da mevki-makam sahibi olunmakla, maalesef hukukçu veya Devlet adamı olunamamaktadır' diyen  Kayseri Baro başkanı avukat Cavit  Dursun 'Bunlar için üstün bir adalet ve hak bilinci, eşitlik, özgürlük, vicdan ve liyakat ile muhakeme anlayışı gerekmektedir' dedi. 
Çeşitli menfi saiklerle bir şeyi okumak ile okuduğunu anlamak ve içselleştirmenin çok ayrı şeyler olduğuna dikkat çeken  Dursun düşünmeden ve akletmeden biat ve itaat ile ; sorgulamak, düşünmek, araştırmak ve itiraz etmenin çok ayrı ve farklı şeyler olduğunu da hatırlattı şunları söyledi.
"Eşi ve 3 çocuğuyla birlikte lokantada yemek yiyen bir vatandaşa reva görülen bu muameleyi yapanlar, destekleyen veya arka çıkanlar, yarın hukuka en çok muhtaç hale gelecek olanlardır. Keyfiliğin olduğu bir ülkede, hiç kimse güvende değildir.
Hatay Baro Başkanı Av. Ekrem Dönmez, Baro başkanı veya Avukat olduğunu özellikle söylememiş, sorumlu ve haklarının bilincinde olan bir T.C. vatandaşı gibi hareket etmiş ; bu ülkede normal bir vatandaşın anayasal güvence altında olması gereken vatandaşlık ve kanuni haklarını kullanmak isterse ; karar, gerekçe, soru vb. sorarsa, başına neler geldiğini ve gelecegini, en açık bir şekilde ortaya koymuştur."

Öte yandan, aynı olaya tüm baro başkanları da ortak açıklama ile tepki gösterirken şu açıklamayı yaptı.

BAROLARIN ORTAK BASIN AÇIKLAMASIDIR.

29 Temmuz 2020 tarihinde, kendisinden kimlik isteyen polislere işlemin dayanağını soran Hatay Baro Başkanımız Av. Ekrem Dönmez'in, yasaya, ahlaka ve insanlık onuruna aykırı bir şekilde gözaltına alınmasına tanıklık ettik. Bu tanıklığı ise yaşananların olay anında kaydedilmesi ve sosyal medyadan paylaşılmış olması mümkün kılmıştır.

Olay sonrasında yapılan açıklamalar gosteriyor ki; olay anına ilişkin görüntüler olmasa idi, türlü gerçek dışı tutanaklar bugün polis memurları tarafından kendi aralarında imzalanarak işleme konulacak ve medyaya servis edilecekti.

Nitekim yaşanan hukuk dışı olay görüntüler ile sabit ve bu kadar aleniyken bile, çeşitli yayın organlarınca gerçek saptırılarak vatandaşa servis edilmekten geri kalınmamıştır.

Hatay Baro Başkanımızın basın toplantısında değinmiş olduğu üzere, mevcut mevzuat gereğince; kolluk kuvvetlerinin yolda, kafede, lokantada sıradan bir vatandaşa durdurma işlemi yapması ve kimlik sorması için kanunun aradığı koşullar oluşmalıdır. Genel uygulama dışında kimlik sorabilmesi için, işlemi yapan polis memurunda o kişiye ilişkin makul bir şüphenin oluşması şarttır. Ailece halka açık bir işletmede yemekte olan başkanımıza karşı böyle bir şüphenin oluşmadığı açıktır.

Genel bir uygulamanın mevcudiyeti halinde ise bu işleme dayanak bir karar bulunması şarttır. Video görüntülerinde sabit olduğu üzere, başkanımız da ısrarla ve sabırla polis memurlarına bu yasal dayanağı görmek istediğini belirtmektedir.

Kolluk görevlileri ise kararı göstermek yerine; kendilerini devlet memuru değil de “devletin ta kendisi“ olarak gördüklerini beyan ederek başkanımızı gözaltına almışlardır.

Gözaltı işlemi sonrasında serbest bırakılan Hatay Baro Başkanımız, hukuksuz durdurma, kimlik sorma ve gözaltı işlemi yapan memurlar hakkında şikayette bulunmus olup, soruşturma süreci tüm baro başkanlarımızca titizlikle takip edilecektir.

Ne vahimdir ki, Hatay Emniyet Müdürünce başkanımıza geçmiş olsun denileceği yerde “ne vardı, kimliğini gösterseydin” şeklinde serzenişte bulunulmuştur.

Yine Emniyet Genel Müdürlüğü'nün açıklaması da ibretliktir. EGM, yapılan hukuksuzluk için özür dileyeceğine, sahadaki polis memurunun olay günü sarf ettiği “biz devletiz!” sözüne adeta arka çıkmış; Anayasa ve kanunları yok sayarak, yapılan hukuksuz işleme kılıf uydurmak amacıyla olayla ilgisi dahi olmayan bir yönetmeliği, işlemin ana unsuru olarak gösterebilmiştir.

Hiçbir biçimde kabul edilemez nitelikteki bu açıklamalar; kolluk güçlerinin hukuka aykırı davranışları sürdürmek konusundaki cüreti nereden aldıklarını göstermesi bakımından da ibretliktir.

Tüm bu yaşananlar sonucunda; emniyet teşkilatı içinde Anayasamızda belirtilen ve Devletimizin temel nitelikleri arasında yer alan hukuk devleti kavramına bağlılıktan çok, polis devleti gibi bir fiili oluşuma ve bunun getirdiği ‘ben yaptım, oldu!’ anlayışına yönelindiğini bir kez daha müşahade etmiş olduk.

Baro başkanları olarak bizler, yılmadan ve usanmadan polis devletinde değil, hukuk devletinde yaşadığımızı ve yapılan tüm hukuksuzlukların karşısında olduğumuzu bugüne kadar haykırdık ve haykırmaya da devam edeceğiz.

Bu vesile ile Emniyet Genel Müdürlüğü'nü ve tüm ilgilileri "biz devletiz" diyen kişinin hukuka aykırı tavrını görmezden gelen açıklamaları nedeni ile kınadığımızı belirterek; hukukun gereklerini yerine getirmeleri ve sorumluları derhal görevden alarak, haklarında soruşturma açmaları gerektiğini bildiriyoruz.

Yaşanan olay nedeni ile avukat ya da baro başkanı olduğunu söylemeye gerek duymayarak sıradan bir vatandaşın kolluk kuvvetleri karşısında yaşadığı mağduriyeti resmeden ve vatandaşın haklarını öğrenmesine vesile olan Hatay Baro Başkanımız Av. Ekrem Dönmez’e teşekkür ediyor, her koşulda yanında olduğumuzu imzalarımız ile beyan ediyoruz.


İlgili Galeriler
Yorum yapabilmek için üye girişi yapmanız gerekmektedir. Üye değilseniz hemen üye olun.