27 Mayıs 1960 darbesinin 60. yıldönümü mesajları
TARİHİMİZİN UTANÇ TABLOSU’NUN YILDÖNÜMÜ…
Saadet Partisi Kayseri İl Başkanı Nuri Ürkündaş; 27 Mayıs 1960 darbesinin yıldönümü nedeniyle mesaj yayınladı. Ürkündaş mesajında “Bugün; büyük bir utanç ve acının, 27 Mayıs Darbesi’nin 60. yıldönümü. Milli iradenin gasp edildiği o gün Başbakanımız Adnan Menderes alçakça yapılan darbeyle Başbakanlıktan alınmış, görevine son verilmiş ve sonrasında acımasızca idam edilerek şehit edilmiştir. Şehit edilen, Merhum Adnan Menderes ve arkadaşlarını rahmetle anıyorum.”
Ürkündaş; “Sandığa ihtiyaç duymadan ve milli iradeye dayanmadan iktidar olmak isteyen kesimlerin meşrulaştırmaya çalıştığı ve özlemle andığı bu askeri darbe uzun yıllar milletin ve sivil siyasetin önünü kesmiştir. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde demokrasiye vurulan ilk darbe, kara bir leke olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Ülkemizde maalesef bu çirkin darbe girişimleri, birilerinde alışkanlık yaptı ve milletimiz çeşitli zamanlarda buna benzer muhtıralara, post modern darbelere ve dayatmalara maruz kaldı. Milletin hür iradesine yönelik yapılan her türlü baskı bir darbedir. Darbeler hiçbir zaman ülkenin geleceği için yapılmamış olup yalnızca darbecilerin çıkar ve menfaatleri için yapılmıştır. Ülke menfaati için yapıyor olsalardı milletin hür iradesiyle seçilen, ülkeyi baştan sona fabrikalarla donatan, halkına en iyi hizmetleri sunan ve hak edene hakkını fazlasıyla veren Prof. Dr. Necmettin Erbakan hükümetine darbe yapmazlardı. Darbeciler tarihin çöplüğünde çoktan yerlerini aldılar ama darbe mağdurları aziz milletimizin yüreğinde ebedi yaşayacaktır” ifadelerini kullandı.
Ürkündaş ayrıca; “27 Mayıs 1960’tan başlayıp günümüze kadar ülkemizde yapılan, yapılma teşebbüsünde bulunulan, milletimizin Milli iradesine ipotek koymaya çalışan bütün antidemokratik hareketleri Saadet Partisi olarak kınıyor, bir daha ülkemizde böyle acı tabloların yaşanmamasını temenni ediyor, bu darbelerde şehit olan tüm vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum” dedi.
GÜLSOY: DARBELER, ACILARLA ÜLKEMİZİ HER ALANDA GERİYE GÖTÜRDÜ
Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, 27 Mayıs darbesinin yıl dönümü nedeniyle bir açıklama yaptı. Gülsoy açıklamasında, ‘Cumhuriyet tarihi boyunca karşı karşıya kaldığımız darbe ve darbe girişimleri ülkemizde unutulmaz yaralar açmıştır. Ülkemiz her darbe sonrasında siyasi, sosyal ve ekonomik olarak daha geriye gitmiştir’ dedi.
27 Mayıs 1960 darbesinin 60. yıldönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yapan Kayseri Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, ‘Tüm darbeleri lanetliyorum. Aradan geçen 60 yıla rağmen 27 Mayıs darbesini yapanlar milletin millet vicdanında mahkum olup lanetlenmektedir’ şeklinde konuştu.
Gülsoy, ‘Darbeler ve darbe girişimleri sadece demokrasimize zarar vermiyor. Ülkemizin ekonomik kalkınmasını da engelleyip kazanımlarımızı geriye götürüyor’ diyerek şunları kaydetti:
“Bugün 27 Mayıs darbesinin 60. Yılı… Bu darbe sonrasında millet iradesiyle iktidara gelen ve ülkemize çok büyük hizmetler veren bir DP iktidarının Başbakanı Adnan Menderes ile iki Bakan arkadaşı Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan maalesef idam edilmişlerdir. Aradan geçen 60 yıla rağmen, milletimiz darbecileri lanetle anarken, idam edilen Başbakan ve bakanlarına ise ‘demokrasi şehidi’ muamelesi yapmıştır. 27 Mayıs darbesi, 12 Mart 1971 muhtırası, 12 Eylül darbesi, 28 Şubat post modern darbesi, 27 Nisan muhtırası ve nihayet 15 Temmuz hain darbe girişimi ülkemizde demokrasiye karşı yapılmış en alçak girişimlerdir. Bu darbeler veya darbe girişimleri sadece demokrasimizi değil, ekonomik ve sosyal hayatımızı da her alanda olumsuz etkilememiştir. Bir çoğu dış mihrakların destek ve kışkırtması ile gerçekleşen bu darbe veya darbe girişimleri olmasaydı bugün Türkiye ekonomik, siyasi ve sosyal manada bir bu kadar daha büyürdü. Kayseri’nin en büyük meslek örgütü olarak ekonomik kalkınmamızı da durduran, hatta geriye götüren tüm darbeleri lanetlediğimizi bu vesile ile ifade etmek istiyorum…”
Ticaret Odası Başkanı Ömer Gülsoy, Menderes ve iki bakanının idamından sonra Celal Bayar ve diğer Demokrat Partililerin Kayseri Cezaevine getirildiğini hatırlatarak, ‘ Kayseri halkının çoğunluğu 27 Mayıs darbesine karşı çıktı. DP’lilerin Kayseri cezaevine getirilmesinden sonrada büyüklerimiz, sürekli cezaevini ziyaret etti. Cezaevindeki yakınlarını görmeye gelen DP’lilerin ailelerine Kayserililer kucak açtı, ev sahipliği yaptı. Kayseri, 60 yıl önce yapılan darbenin ve idamların karşısında ve demokrasinin yanında duruşunu da net olarak ortaya koymuştur’ dedi.
27 Mayıs darbesinden sonra DP’lilerin götürüldüğü Yassıada’nın Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından Demokrasi Müzesi olarak düzenlenmesini de takdirle karşıladıklarını belirten Gülsoy, ‘Bu sürece katkı veren hemşerimiz ve TOBB Başkanımız Rıfat Hisarcıklıoğlu’na da bu vesile ile teşekkür ediyorum’ şeklinde konuştu.
ÖZCAN: BU ÜLKE YAPTIKLARINIZI UNUTMAYACAK!
Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Kayseri başkanı Ali Özcan, eski genelkurmay başkanı ve 28 Şubat’ın başındaki isimlerden İsmail Hakkı Karadayı hakkında konuştu.
ASKON Kayseri başkanı Ali Özcan, 28 Şubat’ın hafızalardaki yerinin taze olduğunu belirterek “O dönem yaşananlar her yönüyle bizleri etkiledi. Laiklik dediler, gericilik dediler ve kıymetli gördüğümüz değerleri, bizi biz yapan inancımızın gereklerini toplumdan uzaklaştırarak bâtıl batılı anlayışları ülkemize zerk etmeye çalıştılar. Dönemin başbakanı olan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’a dayatılan kararlarla ülkemizi karanlığa sokmaya çalıştılar. Vatana hizmet etme gayretinde olan herkese karşıydılar. Yeni bir Türkiye dizayn ederek toplumu kendi anlayışlarına göre yönetmek ve kontrol etmek istediler. 28 Şubat bu darbeler arasında en iyi planlanmış, en zararlısı ve en utanç verici olanlarındandır. Çünkü bazı mihrakların iddia ettiği gibi 28 Şubat’ta sadece siyasete müdahale edilmemiştir. Gerçekte cuntacılar ve dış güçler, Türkiye’de siyasal, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda meydana gelen milli ve bağımsız çizgideki müspet gelişmelerden rahatsız oldular ve bu alanların hepsine doğrudan veya dolayı müdahale etmişlerdir.” dedi.
Ali Özcan, “Erbakan, milletimize hafızasını, şanlı geçmişini hatırlattı. Onlara güçlerini, imkânlarını, coğrafyalarının önemini, tarihi mirasını gösterdi. Emperyalist şer güçlere karşı “Hayır!” denilebileceğini, onurlu durulabileceğini gösterdi. İslam âlemine Siyonizm’in ve onun kontrolündeki Batı Medeniyeti’nin gerçek yüzünü gösterdi. Erbakan, İslami duyarlılığı olan kitlelere ve özellikle mütedeyyin hanımlara siyasi bilinç kazandırdı ve siyasi örgütlenmeyi öğretti. Onları siyasetin merkezine taşıdı ve Batı taklitçisi sağcı partiler içerisinde erimekten kurtardı. Böylece Anadolu’nun köylü, işçi, esnaf ve memur çocukları belediye başkanı seçildiler. Milletvekili, bakan, başbakan ve hatta cumhurbaşkanı olabildiler. Erbakan, sömürgeciliğin yeni adı olan neoliberalizm ve küreselleşmenin ipliğini pazara çıkardı ve D-8’i kurdu. İslam Birliği’nin ilk adımını attı. Bütün geri kalmış ülkelere ve İslam coğrafyasına demokrasi seçeneğini gösterdi. Erbakan, bu ülkelerin baskı altında inleyen, aç bırakılmış insanlarına umut oldu.” şeklinde konuştu.
Özcan, “Yüce bir dağın ihtişamının o dağın eteklerinden uzaklaştıkça daha iyi algılanışı gibi Erbakan’ın o günkü savunması gün geçtikçe daha iyi anlaşılmaktadır. İsmail Hakkı Karadayı, Çevik Bir gibi isimler ise her geçen gün tarihteki önemsiz isimler listesine girmektedir. Bu ülke yapılanları unutmayacaktır.” ifadelerini kullandı. (Haber:Davut Güleç)
İlgili Galeriler
